Türkiye’nin yaşlı araç filosu, trafikte güvenliği ve çevreyi tehdit etmeye devam ederken, bu sorunu çözmek için önemli bir adım atıldı. MHP Kayseri Milletvekili İsmail Özdemir tarafından Meclis’e sunulan “Hurda Araç Teşvik Kanunu” teklifi, 25 yaş ve üstü araçların trafikten çekilmesini teşvik ederek, hem vatandaşlara hem de otomotiv sektörüne yeni bir soluk getirmeyi amaçlıyor.
Türkiye’nin Araç Filosunun Yaş Ortalaması Dikkat Çekiyor
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Türkiye’de binek araçların yaş ortalaması 14.5. Bu durum, ülkeyi Avrupa’nın en yaşlı araç filosuna sahip ülkelerden biri haline getiriyor. Avrupa Otomobil Üreticileri Birliği (ACEA) verilerine göre, bu alanda Yunanistan 17.3 yaş ortalamasıyla ilk sırada yer alıyor.
Türkiye’de trafiğe kayıtlı yaklaşık 30 milyon araç bulunuyor. Bu araçların yüzde 25’i, yani 7.5 milyonu, 21 yaş ve üstünde. Yaşlı araçlar sadece güvenlik sorunlarına değil, aynı zamanda çevresel sorunlara ve yakıt tüketimindeki verimsizliğe de yol açıyor. Bu tablo, yeni düzenlemelere olan ihtiyacı gözler önüne seriyor.
Hurda Araç Teşviki ile Neler Değişecek?
Meclis’e sunulan teklifin detaylarına göre, 25 yaş ve üstü araçlara sahip vatandaşlar, araçlarını teslim etmeleri durumunda yeni araçlarını ÖTV ve KDV ödemeden satın alabilecekler. Ancak, bu teşvik yalnızca Türkiye’de üretilen otomobilleri kapsıyor. Yani ithal araçlar bu teşvikten faydalanamayacak.
Türkiye’de Üretilen Araçlar Hangileri?
Teşvikten yararlanabilecek yerli üretim araçlar şunlar:
- Fiat Egea, Fiorino
- Ford Transit
- Hyundai i10, i20, Bayon
- Renault Clio, Megane Sedan, Duster
- Togg T10X
- Toyota Corolla, C-HR
Hem bireysel kullanıcıları hem de ticari araç sahiplerini hedefleyen teşvik, kapsamına ticari araçları da alıyor. Ticari araçlar için getirilen özel düzenleme, bu araçların 10 yıl boyunca ticari faaliyetlerde kullanılması zorunluluğunu içeriyor. Ayrıca, teşvikin bir defalığına mahsus olduğunu da belirtmekte fayda var.
Trafik Güvenliği ve Çevresel Etkiler Hedefte
Türkiye’deki yaşlı araç filosunun trafikte yarattığı tehlikeler ve çevreye olan olumsuz etkiler, hurda teşviki gibi düzenlemelerin önemini artırıyor. 25 yaş ve üstü araçlar, hem emisyon değerleri hem de yakıt tüketimi açısından günümüz standartlarının oldukça gerisinde. Yeni araçların trafikte yaygınlaşmasıyla birlikte, karbon emisyonlarının azaltılması ve yakıt verimliliğinin artırılması hedefleniyor.
Otomotiv Sektörüne Can Suyu
Bu teşvik aynı zamanda Türkiye otomotiv sektörüne de büyük bir destek sağlayabilir. Yerli üretim araçlara yönelik talebin artması, yerli otomotiv markalarının üretim kapasitelerini artırmalarına olanak tanıyabilir. Togg T10X gibi Türkiye’nin ilk yerli ve milli elektrikli otomobilinin bu kapsama dahil edilmesi, elektrikli araçların daha geniş kitlelere ulaşmasını teşvik edebilir.
Ticari Araç Kullanıcılarına Özel Düzenlemeler
Ticari araç sahipleri için getirilen teşvikler, sektördeki araç yenileme sürecini hızlandırmayı hedefliyor. Özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerin daha modern ve verimli araçlara erişimini kolaylaştıracak bu düzenleme, ekonomik faaliyetlerin de desteklenmesine katkı sağlayacak.
Ticari araç kullanıcıları, bu teşvikten faydalanarak yeni araçlarını satın aldıktan sonra, bu araçları 10 yıl boyunca ticari faaliyetlerde kullanmakla yükümlü olacak. Bu düzenleme, ticari araç filolarının daha uzun ömürlü ve güvenli hale gelmesini sağlayabilir.
Ekonomik ve Sosyal Etkiler
Hurda araç teşvik kanunu, yalnızca otomotiv sektörüne değil, Türkiye ekonomisine de olumlu katkılar yapabilir. Yeni araç satışlarının artmasıyla birlikte, yerli üreticiler daha fazla iş gücü yaratabilir ve ekonomik büyümeye katkı sağlayabilir. Ayrıca, daha modern ve çevre dostu araçların trafikte yaygınlaşması, Türkiye’nin çevre politikalarındaki hedeflerine ulaşmasını da destekleyebilir.
Vatandaşlar açısından ise bu teşvik, eski ve güvenlik riskleri taşıyan araçlardan kurtulup, daha güvenli ve konforlu araçlara sahip olma fırsatı sunuyor. Özellikle ÖTV ve KDV gibi yüksek vergilerden muafiyet, yeni araç satın almayı daha cazip hale getiriyor.